(TBMM) – CHP Mersin Milletvekili Gülcan Kış, Ticaret Bakanlığı’nın 8 Nisan prestijiyle limon ihracatını süreksiz olarak durdurmasını, “Üreticiyi cezalandıran, ekonomiyi baltalayan, plansız bir uygulama. Bu yasak çürük! İktidar, limonun fiyatını değil, üreticinin yazgısını denetim altına almaya çalışıyor” diye eleştirdi.
CHP Mersin Milletvekili Gülcan Kış, yaptığı yazılı açıklamayla Ticaret Bakanlığı’nın dün aldığı kararla 8 Nisan prestijiyle limon ihracatını süreksiz olarak durdurmasına reaksiyon gösterdi. Kış açıklamasında şunları kaydetti:
“Tarım artık AKP iktidarı için bir strateji değil, kriz anlarında alınan panik kararlarla yönetilen bir dal haline geldi. Dün yumurtaya fon, bugün limona yasak… Bu artık yönetmek değil, kontrolsüzlük krizidir. Plansızlıkla tarım yönetilemez. Masa başında alınan kararlar, tarladaki emeği bitiriyor. Üretici don afeti sonrası eserini erkenden hasat etti ve ihracat umuduyla depolara koydu. Artık o tonlarca limon çürümeye terk ediliyor. Bu mu adalet? Bu mu üretime dayanak?
Mersin’de 450 bin tona yakın limon depolarda bekliyor. İç piyasada tüketilebilecek ölçü sırf 130 bin ton. Bu yasak yalnızca limona değil, alın terine vurulmuş bir darbedir. Bu eser kolay yetişmiyor. İklim değişikliği, don afeti, artan girdi maliyetleri derken çiftçi ayakta kalmaya çalışıyor. Artık de eserini satmasına müsaade verilmiyor. Bu limonun suyu değil, üreticinin umudu akıyor. Üstelik ne vakit müsaade verileceği de belirli değil. Bu türlü belirsizlikle üretici nasıl plan yapsın?
“Limonu değil, üreticiyi yasakladınız”
Bu karar, yalnızca dış ticareti durdurmak değil, üreticiyi susturmaktır. Gümrükte bekleyen eser, yapılmış muahedeler, hazırlanan sevkiyatlar… Hepsi iptal. Limonu değil, üreticiyi yasakladınız. Çiftçi borçla çaba ediyor, bankalara ve kooperatiflere mahküm olmuş. Artık bir de eserini satamaz hale getiriyorsunuz. Üreticiyi üretimden koparmak, ülkeyi besin krizine sürüklemektir.
Bu karar derhal geri çekilmelidir. Yasaktan etkilenen üreticilere tazminat sağlanmalı, takviye paketleri açıklanmalıdır. Tarım sigortaları yaygınlaştırılmalı, alternatif pazarlama kanalları açılmalıdır. Tarım, kriz anlarında değil; planlı, uzun vadeli siyasetlerle yönetilmelidir. İç piyasayı korumak mazeretiyle dış pazardaki prestijimizi, üreticinin emeğini, Mersin’in iktisadını feda edemezsiniz.
Bu kenti, bu toprağı, bu emeği yalnız bırakmayacağız. Mersin’in limonu yalnızca bir tarım eseri değil, geçim kaynağıdır, dış ticaret kapısıdır. O kapıyı kapatamazsınız. İktidar duymuyorsa biz buradayız, üreticinin yanındayız.”
